Karamana Kıymayın!
Bu kadar sorudan sadece bir ya da ikisi bile cevapsız kalırsa bu proje daha fikir aşamasında çökmüş demektir.
Karaman Belediyesi Taş binada aslanlar gibi hizmet verirken, bu amacı dışında yapılan bina yetersiz kalmaya başladı.
Tam karşısında bulunan tarihi binalar ve elbette kültürel varlıklar yok edilerek yerine bugün adı bir türlü konulamayan “Eski Belediye Binası” ve ek tesisleri olan Nikâh Salonu ve birkaç katlık hizmet binaları yapıldı.
Bu kompleksin tabanında gelir getirmek üzere planlanan işyerleri de satıldı. İhtiyaçtan çok fazla personel istihdam eden o günün Belediye Başkanları maaşları ödemekte zorlandıkça Belediye mülklerini mezata çıkardılar ve bu işyerlerinden bir kısmı satıldı.
Belki acil ihtiyaç değildi ama yarısından fazlası atıl olan bu günkü belediye binası yapılınca bu “Eski Belediye Binası” ortalarda süründü durdu. Üstelik ana cadde olan İsmetpaşa Caddesinin tam ortasında kalarak bir ucube oldu.
Özel mülkiyetler de olduğundan yıkılması ayrı bir dert, yapılması ayrı bir dert oldu.
Öğretmenevi yapılırken İstiklal İlkokulunu perişan ediyorsunuz demiştik. Ettiler. Bu gün öğrenci başına 1 metrekare teneffüs alanı kalmadı. Öğretmenevi sakinlerinin otopark sorunu her gün olaylara sebep oluyor.
Bir çukura Valilik binasını gömerken yine yalvardık etmeyin diye. Yıllardır Devlet çukur içinde ve ucube binalar arasında hizmet veriyor.
Olimpik havuz yapılırken de karşı çıktık ve ikaz ettik. Stad, Kapalı salon ve Yüzme havuzu bir arada sıkıntı olacak. İki veya üçünde bir etkinlik olduğunda kalabalığı kaldıramayacak demiştik. Öyle de oldu. Bu arada ciddi bir ihtiyaç olan antrenman sahası da yok oldu gitti.
Polis Evi, Kale Lokantası, Otogar, 4 Nolu Sağlık Ocağı, Atatürk Kültür Merkezi gibi pek çok yapılanmada bu oluşumların gelecek sıkıntılarını gündeme taşımış, ancak burnu doğrultusunda gidip de 3 gün sonrasını görmekten aciz yöneticiler bildiklerini okumuşlardı. Bugün hepsi birer sıkıntı olarak kent dokusunu bozmakta ve kullanımlarında güçlük çekilmektedir.
Karaman Belediye Başkanı ve Ekibi yıllardır sorun olan “Eski Belediye Binası” için mevcut PTT Binasını da dâhil ederek bir proje geliştirmişler. On yıla yakındır üzerinde konuştuğumuz ve fikir ürettiğimiz bir binadır. Üstelik bir dönem bu binada Gazetecilik yaparak içinde canlı yaşamış ve şartlarını bilen birisi olarak tespitlerimiz vardır.
Kamuoyuna duyurulan eğer bir dayatma ise ilgililer ve özellikle Sayın Başkan Çalışkan bu yazının bundan sonrasını okumasın. Ama bu Kamuoyuna duyurularak bir fikir alışverişi içeriyorsa söyleyeceklerimiz var.
1- Tarihi Karaman Mimarisi nedir? Bu konuda Mimarlar Odası, Mimarlık Fakülteleri ve Türkiye’de bu konuda dünya çapında tanınmış kişilerin görüşü alınmış mıdır? Yoksa bir ucube mi yükselecektir?
2- PTT kuru beton oluşum değildir. Tamamı elektronikten oluşan teknik bir altyapısı vardır. Bunlar günümüzde bir insanın dolaşım sistemi gibidir. Bu yıkılıp yapılma esnasında aksamalar göz önüne alınmış mıdır? Bu geçici sürede hizmetler nasıl yürüyecektir? Bu altyapının yıkılıp yapılma maliyeti değecek midir?
3- Karaman’da ağzı olanın konuştuğu Kültür kavramı nedir? Bu komplekste yer alması düşünülen Kültür Merkezi bu kültür tanımının neresinde olacaktır. Yok olan Karaman Kültürü yalan yanlış hortlatılmaya çalışılırken, gerçek kültüre katkısı ne olacaktır. Atatürk Kültür Merkezi (Piri Reis falan da deniliyor ya kavram karmaşası bir türlü giderilemedi) Taş Bina, Kültür Bakanlığı Piri Reis Kültür Merkezi, KMÜ de yapılan devasa sosyal tesisler, Kültürümüze, özellikle de Karaman Kültürüne hangi katkıyı yaptı da yeni bir kültür merkezi fikri doğdu?
4- Bilim merkezi bir reyondan mı ibaret olacak? Gün gelip açık alanlara ihtiyaç duyacak olan, genişlemek zorunda kalacak olan, aynı anda birkaç okulun ya da çok sayıca ziyaretçinin gelmesi ile kalabalıklaşacak olan bu birim için yeterli alan, otopark ve hareket alanı, merdiven, asansör, engelli yolları olacak mı?
5- Mevki olarak şehrin kalbi sayılan bu alanda, Bir yandan ticaret merkezi, bir yandan PTT, bir yandan Bilim Merkezi ve Bir yandan da Kültür Merkezi varken bu alan o yoğunluğu nasıl kaldıracak. Yoğun bir mesai saatinde bu alanda yapılacak ortalama bir etkinlikte insanlar araçlarını nereye park edecek, bu araçların seyrüseferi nasıl sağlanacak. Bu gün bile nefes alınamaz hale gelen o bölgedeki trafik nasıl çözülecek?
6- Mevcut hak sahibi özel kişilere hakları verildikten sonra, kalan işyeri, depo, otopark gibi alanlar hangi sistemle işletilecek. Belediye İşhanı olarak tabir edilen binada, yapılan her ihale hezimetle sonuçlanmakta, kiracı bulunamamakta, kiralar ve masraflar tahsil edilememektedir. Dolayısı ile bina yarı boş ve atıl durumdadır. Gizli gizli Belediye Bütçesini kemirmektedir. Yeni yapılanma için bir sihirli değnek var mıdır?
7- Karaman’da bir türlü yerleşmeyen İşhanı, Ticaret Merkezi kavramlarına yeni bir yaklaşım fikri var mıdır? Mezhepler, Gümüşler, Armutlu, Kervansaray, Doğruöz (Devranoğlu), Selekler, Aksoylar, Belediye İşhanı, Özel İdare İşhanı ve daha pek çok pasaj ve İşhanı çöplük mezbelelik ve sorun yumağı iken şehrin kalbine betondan bir sorun yumağı dikmek doğru mudur?
8- Merkezi yığılmanın önlenmesine yönelik projeler geliştireceğini açıklayan Sayın Çalışkan bu fikrinden neden vazgeçmiş de şimdi RANT KOKULARI saçan böyle bir proje ile gündeme gelmiştir.
9- O bölgedeki küçücük bir kapalı otoparkın sağlıklı işletilmesini sağlayamayan Karaman Belediyesi bu ölçekte bir kompleksi nasıl idare edecektir?
10- Yapılan işyerlerinden hak sahiplerine verilenlerin dışında kalanlar satışa çıkacak mıdır? Ya da başka bir deyişle inşaat esnasında finans temin etmek için “temelden satış” yöntemi ile özel antlaşmalar yapılacak mıdır?
El insaf?
Bu kadar sorudan sadece bir ya da ikisi bile cevapsız kalırsa bu proje daha fikir aşamasında çökmüş demektir. Sıradan sade bir vatandaş olarak, uzmanı olmadığımız bir konuda ilk anda aklımıza geliveren bu fikirler, bu şehri canlı, bire bir ve severek yaşadığımızdandır. Bu konuda sorumlu olanlar, uzman olması gerekenler, hesap vermeyi göze alanlar da biraz düşünmeli araştırmalı ve sakin olmalıdırlar.
Önceki yapanlar yaptı. “Bu güne kadar binlerce sıkıntı çekildi ama şahıslarına gidip de yakasına yapışan olmadı mantığı” vicdanlara sığıyorsa, ya da baki âlemin hesabını göz ardı ediyorlarsa orasını da onlar biliriler...
KARAMANA KIYMAYIN. Gelecek nesiller lanet okumasın.
