KMÜ nün Bu Günlerini de mi Görecektik?
Bu yolda, bu hız ivmesi ile devam edilmesi halinde KMÜ yakın gelecekte Karamanın “Bilim Şehri” olmasına vesile olacaktır.
KMÜ nün Bu Günlerini de mi Görecektik…
Tarih, eğitimleri ile âlim olmuş insanların aydınlattığı
güzel olayları tescil etmiştir. Devlet kuranlara hocalık, devlet yönetenlere
rehberlik, çağ açıp çağ kapatan Fatihlere danışmanlık edenler yine
âlimlerdir.
Temel eğitim ve branşlaşma eğitimi ile devam eden süreç
yükseköğrenim ile bir anlam kazanmaktadır. Bu nedenle günümüz gençlerine her
fırsatta en az bir yükseköğrenim eğitimi almalarını öneriyoruz. Mesleği ne
olursa olsun mutlaka bu konuda bir yükseköğretim almasında ısrar ediyoruz…
Bu fikirlerimiz doğrultusunda gazetecilik mesleğine
başladığımız tarihten itibaren hizmet alfabemizin ilk sıralarında “Karaman
Üniversitesi” hep oldu.
Yol arkadaşlarımız, saygıdeğer büyüklerimiz Rahmetli Prof.
İbrahim Hulusi Güngör, Rahmetli Dr. Mehmet Armutlu, Rahmetli Kemal Bayat, Nazım
Boynukalın, Hikmet Altın, Hüseyin Yıldızbaş, Yaşar Evcen, Hasan Özkaymak, Ali
Pınarbaşı ve uzayıp giden listede pek çok değerli Karaman Evladı ile birlikte bu
uğurda mücadele ettik.
İlk Yüksek Okulların -Selçuk Üniversitesine bağlı bile olsa-
açılış heyecanını unutmadık, unutamayız. Sonrasında fakültemizi ve öğretim
görevlilerimizi de…
İlk yılların öğrencilerinden hala bir evlat hasreti ile
andığımız görüştüğümüz, gelecek yıllarda da sonraki dönemlere tecrübe olan çok
saygın isimler şu an hayatın kilit noktalarındadırlar. Her fırsatta hal hatır
ve kutlamalarda bulunarak bizleri ihya ederler… Öğretim görevlisi olarak görev
yapan dostlarımız, kardeşlerimiz oldu. Bize ve Karamanımıza ilim ve irfanları
ile değer kattılar…
Bu gün rakamlar 18 Bin öğrenci ve 620 akademik personel
olarak karşımızdadır. Üstelik bir yıldan biraz fazla bir zaman diliminde
öğretim görevlisi sayısı yüzde 60 ın üzerinde artarak…
Günümüz KMÜ (Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi) Rektörü
Sayın Prof. Mehmet Akgül, Yardımcısı Prof. Ercan Oktay ve değerli mesai
arkadaşları ile bir basın toplantısında çalışmalarını kamuoyuna arz ettiler…
Yakından takip ettiğimiz bu çalışmaları daha kapsamlı bir
biçimde öğrenmek büyük bir mutluluk verdi.
Geçmiş dönemlerde bazılarının acımasız bulduğu
eleştirilerimiz olan bu kurumda, böylesi güzel faaliyetleri görmek gerçekten
ferahlatıcı geldi. Büyük bir çoğunluğu dostumuz, arkadaşımız kardeşimiz olan,
her biri branşında mükemmele merdiven dayamış öğretim görevlileri ile
vedalaşmak ömrümüzü törpülemişti. Şimdi ise bir yıldan biraz fazla bir zaman
diliminde 50 civarında yeni öğretim görevlisinin ekibe dâhil olması
sevincimizdir.
Hele ki; bizim ölçeğimizde çok zor bir iş olan Tıp Fakültesi
kararının resmi gazetede yayınlanarak kesinlik kazanması, bir anlamda 2. bir
üniversite müjdesi gibi geliyor bizlere. Kim balon derse desin, kim
sahiplenirse sahiplensin, Karamana bu ekip tarafından kazandırılmış bir Tıp
Fakültesi RESMEN artık var. İnanıyoruz ki çok kısa bir zamanda da fiilen hizmet
verecektir. Diş Hekimliği Fakültesi keza sevindiricidir.
Üstelik; elindeki gücü başka hiçbir hizmete kullanmamışların,
özel üniversitelere Karaman’da Tıp Fakültesi kurdurup da gelecekte dekanlığına
pazarlık edenlerin olduğu söylentilerini bile toz duman ederek…
Emsalleri ile kıyaslandığında öğrenci sayısı az görünse de
KMÜ bu günlerde artık rayına oturmuş durumda. Geçmişten beri kullanılan “Aranan
Üniversite” sloganı “ne kadar ararsan ara bulunmuyor” şakasını da çöpe atmış
görünüyor.
Rektörlerin ve ekiplerinin işi gerçekten çok zor. Zira bir
anda onlarca üniversite kuruldu. Sınırlı sayıdaki öğretim görevlileri için çok
cazip şartlar oluşturulması gerekmekte. Önceki yönetim bu şartları oluşturarak
kadroyu genişletmek yerine, şartları zorlaştırıp pek çok değerli insanın başka
yerlere gitmesine sebep olmuştu. Bu gün gidenler kısa bir sürede telafi edilmiş
görünüyor.
Karamanın Ankara’dan akıllı, mantıklı ve verimli yatırım
istekleri hiç geriye çevrilmedi. KMÜ de bu avantajı iyi kullanarak, gerek
fiziki yapılanmayı, gerekse eğitim için gerekli olan şartları iyi ifade ederek
ödenek sıkıntısı yaşamadan mamur bir hale geldi.
Artık boş binalar daha hareketli. Salonlar yaklaşık her gün
öğrencilerin ağırlıkta olarak düzenledikleri etkinliklere sahne oluyor. Aynı
anda birkaç konferans, seminer, sergi vb. etkinliği bulmanız mümkün.
Bir üniversitenin, öğrencilerine vereceği yüksek kalitede
eğitimin dışında da pek çok görevi var. Bunların başında bilime katkı ve kamuya
hizmet gelmektedir. Bunların temini için de araç gereç ve laboratuvarların
eksikliği hissedilmiyor. Öte yandan başta organize sanayi olmak üzere her türlü
üretimde işbirliğine, araştırma ve geliştirme çalışmalarına açık, bu uğurda
verimli projeler üreten de bir kadro işbaşında.
Kadim okuyucularım bilir, kalemimiz sivri ve oldukça da
keskincedir. Zaman zaman hakkımız olan güzeli istemek, önermek ve çözümlerini
arz etmek adına acımasız sayılan yazılarımız olmuştur.
Bırakın bu gün de kalemimiz gülsuyu ile yazsın, gülücükler
dağıtsın, kelimeleri neşeli bir nağmenin notalarına dönüştürsün…
Bize bu güzellikleri yaşatanlara teşekkürler…
Geçmişte her ne şekilde olursa olsun emek ve katkı
koyanlara, sonucu ne olursa olsun hizmet edenlere de ayrıca minnet ve
şükranlarımızı sunarız.
Bu yolda, bu hız ivmesi ile devam edilmesi halinde KMÜ yakın
gelecekte Karamanın “Bilim Şehri” olmasına vesile olacaktır. Tıpkı bir zamanlar
Mevlana, Yunus Emre, Karabaş Veli gibi pek çok âlimi yetiştiren “Medreseler
Diyarı” olduğu gibi…
Karaman Valiliği Sitesinden Alıntıdır:
“1289, 1291 Hicri, (1872, 1874 Miladi) tarihli Konya
Salnamelerinde Karaman Tarihi hakkında bilgi verildikten sonra, 88'inci sayfada
şöyle deniliyor; "Karaman'da Kibar'ı Evliyaullahtan Tabduk Emre, Yunus
Emre, Mader-i ve Birader-i Hz. Mevlana ve Kettaue Baba, Canbaz Kadı
medfundurlar". 1294 -H. (1877 M.) tarihli salnamede de şunları yazıyor:
"Karamanda büyük küçük 41 camii, 82 mescit, 17 medrese, l kütüphane, 5
tekke, 12 zaviye, l rüştiye mektebi ve biri Ermeni, diğeri Rum 2 adet kilise ve 51'i
İslam ve 2'si Rum olan 53 mektep, ikisi çift ve yedisi tek olmak üzere 9
hamam 115 çeşme ve şadırvan, 422 dükkan, 7 han, 5 adet bezirhane, 11 yağhane,
33 değirmen, l imaret, 11 sebil, 12 sarnıç, l buzhane, 4 karlık, l adet Kala-i
atik mevcuttur."
