Deprecated: mysql_connect(): The mysql extension is deprecated and will be removed in the future: use mysqli or PDO instead in /home/umitseno/fermangazetesi.com/include/conf.php on line 7
Kafan Kel, Nene Gerek Þimþir Tarak? - FERMAN Gazetesi - Karaman (Gayrýticari_Hobi Sitesi)

Kafan Kel, Nene Gerek Þimþir Tarak?

Al haçlýdan/çinden/uzak doðudan, sat, ver faizden ranttan kazandýðýný onlara ama mutlu ol, keyif al… Nereye kadar?

06 Ocak 2020 12:41

Kafan Kel, Nene Gerek Þimþir Tarak?

Hayat üniversitesi daha mý iyi eðitim veriyor bilmem…
Bin kiþilik stadý boþ kalan ve her türlü sportif faaliyetin bizzat devlet tarafýndan kuþa çevrildiði Ýlimizde, 15 Bin kiþilik stadýn,

Yerin 7 kat altýndan kömür çýkarmak için ölen Ermenekliye 5-10 kiþi kayak yapsýn diye tesis yapmanýn mantýðýný,

365 günlük bir yýlda toplam 36,5 program yapýlmayan devasa salonlarýn,

Kültüre sahip çýkacaðýz diye kuþa çevrilip, milyonlar harcanan köhne evlerin bomboþ /atýl bekletilmesindeki mantýðý kavrayanlar beri gelsin lütfen…

Ekonomistler buna ne der bilmeyiz ama hayat üniversitesindeki hocalar buna “Ayraný yok içmeye…” ya da “Sen bir grip keloðlansýn nene gerek þimþir tarak” “Borcu bini aþan pirinç pilavý yer” deyiverirler.

Esnaflýkta güzel komþularýmýz vardý. Bir tanesi bir gün birisini gösterip “Abi yakýnda bayraðý çeker” dedi “Neden” dedik. “Abi baksana her gün bir takým elbise deðiþtiriyor, borç harç arabayý yeniliyor, her gece bir eðlence mekânýnda bahþiþ yaðdýrýp alkýþ topluyor. Belli ki batakta ve kurtulmak için göz boyuyor” Haklý da çýkmýþtý. O bahsedilen kiþi çok ama çok zor anlar yaþamýþ en sonunda da terki diyar etmiþti.

KMÜ Yani adý uzun olunca daha görkemli olur diye Karaman Üniversitesi deðil de  “Karamanoðlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektörlüðü” adýný koyduðumuz eðitim kurumu bir toparlanma ve gayret içinde. Eleman ihtiyacýný karþýlamak için ilan çýkarýyor. Sonuç bir facia 20 Temizlikçi için 3 Bin 48, 15 güvenlik için 791 baþvuru.

Toplum bu içler acýsý halde iken 15 Bin kiþilik stad, kayak merkezleri vb. bu millete ne getirecek ki…

Zevk, keyif ve saltanat. Birileri mikrofonu  alýp  “yaptýk” diyecek. Yatýrým bütçemiz þu kadar diyecek. Hangi yatýrým? Hangi getiriyi getirecek, hangi katma deðeri üretecek?

15 bin kiþilik staddan 100, hadi iyi niyetli olalým 200 kiþi istifade edecek. Ýstifade ne? Keyif/zevk… Kapalý yüzme havuzu yapýldý sadece yýllýk masrafý 1000 kiþiye ekmek saðlayacak bir sermaye…

 4 Bin insan iþ aþ ekmek ve gelecek için beklerken birileri gidip sadece keyif alacak. Onlar da tuzu kuru olanlar…

Buralara paraþütle inmedik. Çileli günlerimiz oldu. Bir siyasi parti yönetiminde bulunduk. Sayýn diyemeyeceðim baþkanlarý da oldu o siyasi görüþün. Okullarýmýzda sýnýflar 60 kiþiyi geçmiþ, hastanelerde fiziki yetersizlik nedeni ile insanlar kývranýrken, ne zaman sayýn olmayan baþkanýn iþyerine veya makamýna varsak bir odacý tayini, ya da bir dostunun yakýnýn bir masadan diðer masaya terfisi ya da alakasýz geyik muhabbetleri ile saatlerin, zamanýn heba edildiðini görüp kahrolurduk. Tabi bunlara karþý çýkýnca da adýmýz “kötü adam, geçimsiz ve uyumsuz” olurdu. Olsun, buna raðmen Rahmetli Dr. Armutlu ile baðýra çaðýra bir kaç okul ve eski hastaneye ek bina yaptýrmayý baþarmýþtýk. Farklý siyasi görüþten de olsa Karaman Belediyesinin bugün varlýðýný bile fark etmediðimiz kanalizasyon, içme suyu ve yeni açýlan yollarýna destek saðlamayý baþarmýþtýk.

Bugün o stad parasýna 500 iþçi çalýþabilecek ve topluma katma deðer katacak ürünler üretecek fabrika kurulmaz mýydý? OSB deki en küçük fabrikada 100 iþçi maiyeti ile beraber 300-400 kiþiyi beslerken Ermenek kayak tesisleri, ya da yapýlan ve bomboþ duran devasa salonlar kaç kiþiye bir dilim ekmek verdi. (Oralar inþa edilirken ve yönetilirken hile/hurda ile cukka yapan oluyor da haram da olsa karýn doyuruyorsa onu da biz bilemeyiz Yaratana havale ederiz)

Sanayicimizi dinliyoruz dertli, çiftçi kan aðlýyor, esnaf periþan, iþçi ve emekli eli böðründe inliyor ve biz ne kadar gösteriþli iþ var onun peþindeyiz.

Neden? Çünkü üretmiyoruz. Hazýr yiyici ve tüm amacý gösteriþ olan bir toplum olduk çýktýk.

Devlet onlara üretimi deðil faizi ve rantý dayatan uygulamalar içinde. Üretenin önünde engelden surlar var. Kelle koltukta yaz/kýþ, gece/gündüz direksiyon sallayan þoförleri bile isyan ettirecek çetrefilli uygulamalarla adeta, “üretme, hizmet etme, çal, çýrp, dolandýr, üçkaat yap, gaspet ve ayakta kal” önerisi getiriliyor. 10 lira kazananýn 5 lira 10 milyon kazananýn ise hiç vergi ödemediði uygulamalar her gün resmi gazetelerde boy göstermemeli.

O alýnan vergiler de kuþa çevrilmemeli.

(Hoþ: Bu noktada yahu vatandaþ hiç öyle görünmüyor, lider ya da çivi çakmamýþ siyasi bile olsa bu halk onlarý omuzlarda taþýyor, alkýþ tutuyor, hatta ileri gidenler pabuç bile yalýyor, kendisinin nefesi açlýktan kokarken onlarýn portakallý ördeklerinde tuz eksik diye aðlýyor da diyebilirsiniz… Ne diyelim haklýsýnýz. O da toplumun geldiði içler acýnasý durum)

Rastgele Bin kiþi örnekleme inceleyelim. Bir günlük mesaileri 8 Bin saat eder. Bu bin kiþiden ortaya çýkan üretim ve katma deðere bakalým. Ýddialý konuþmak gibi olmasýn ama 50 kiþinin 400 saatlik mesaisi kadar üretim ortaya çýkýyor ise bayram edelim… 7 Bin 600 saat nerede? Tanesi binlerce liraya borç ile alýnmýþ, akýllý telefonlarda bir birine laf sokma derdinde… Ya da akþamki dizide kimin karýsýný kim ayarttý onun dedikodusunda.

Hayata hazýrlanan çocuðun tek hedefi, devlete kapaðý atýp, iþi yok, parasý çok bir masa baþýnda ömrünü tüketmek. Onu baþaramayýnca da belinde býçak ana caddelerde birisi yan baksa derdinde, heyecan peþinde…

Eðitimde, deneme tahtasý ile getirilen uygulamalar neticesinde, ara eleman, zanaatkâr, usta, ve elinden emekli eleman yetiþtirmeyi de zaten çoktan unuttuk.  

Al haçlýdan/çinden/uzak doðudan, sat, ver faizden ranttan kazandýðýný onlara ama mutlu ol, keyif al…

Nereye kadar?

Üretim ve istihdamý unutup da gösteriþ ve sahte medeniyet yatýrýmlarýna yöneldikçe bataklýðýn dibine hýzla ilerliyoruz. Kendi üretim tesislerini kuracaklarý önce eðitip sonra destek saðlamak hayal oldu. AB, Mevka vb. kaynaklý hibe ve destekler ise adeta aç insana makyaj malzemesi verme tarzýnda.

Tüm bu kararlarýn altýnda Türkiye’de yatýrým ve Kamu Yönetimi konusunda çok güvendiðimiz ve inandýðýmýz Sayýn Lütfi Elvan’ýn desteklerini görmek de ayrý bir üzüntü vesilesi oluyor. Karaman yerelinde zaten, Kamu Yönetimi mantýðýndaki siyasi ve bürokratlar linç edilip de küfür edenler baþ tacý edildi edileli Karamanýn þirazesi pek bir bozuldu.

Üretmeden tüketen toplum, haramzade mirasyediler gibi kýsa sürede zelil olur. Þu an freni boþalmýþ bir araç gibi de uçuruma yaklaþýyoruz.

Akýllar baþa alýnmalý ve bu akýl tutulmasýndan bir an önce kurtulunmalýdýr.

Hasan ÖZÜNAL
Karaman - 2020 Ocak

 
Karaman üretimi istihdam gelecek yatýrým
Bu Haber 2837 defa okunmuþtur.
 
Yorum Ekleyin