Kaybedilen Değerler
Şehirlerde yaşayan insanların birbirlerine karşı olan sevgi ve ilgileri , tuttukları takımla yada oy verdikleri siyasi parti ile sınırlı kalmaktadır.
KAYBETTİĞİMİZ DEĞERLER
Milletler, öz yapılarının neler olduğunun ne tanımını, ne de
tahlilini yapma ihtiyacını duyarlar.
Oysa bunlar bir milletin ÖZ VARLIKLARIDIR ve varoluşunun
temel direkleridir. Hayatlarının ta kendisidir.
Türk milletinin
temel varlıkları da sırayla AİLE - MAHALLE- KÖY - DEVLET bu temel direkler son
yıllarda maalesef büyük ölçüde erezyona uğramıştır. Aileler dağılmama , birlikteliklerini
koruma telaşına düşmüşlerdir. Geçmişte YUVA olan evler bugünlerde otel odasına
dönmüştür.
Aile bireyleri, sabah evden telaşla koşarak çıkıp, akşam geç
saatlerde ancak eve dönebilmektedirler. Evde de birkaç saatlik sohbetin yerini
bilgisayarlar yada akıllı denilen cep telefonları almış durumda. Aile bireyleri
birbirlerinin halini hatırını soramaz hale geldiler.
Aileden sonra gelen
en büyük dayanışma kurumu olan MAHALLE kavramı da artık tükenmek üzere. Oysa o
mahalle insanları birbirlerine bir aile fertleri gibi, iyi günde, kötü günde
birlikte olurlardı.
Milli ordunun kurulmasında büyük emeği olan MOLTKE
yurdumuzda bulunduğu senelerdeki tespitlerini ayrıntıları ile yazdığı
hatıralarında MAHALLE için şu tabiri kullanıyor. ''HAKİKİ TÜRK DEVLETİ'' ve
ardından mahalle ile ilgili çok güzel örnekler veriyor.
Eski mahalle ve aile anlayışı artık yıkılmak üzeredir. Şehirlerde
yaşayan insanların birbirlerine karşı olan sevgi ve ilgileri , tuttukları
takımla yada oy verdikleri siyasi parti ile sınırlı kalmaktadır.
İşte bu iki değerli varlığımızı GAFLET, DALALET ve hatta
HIYANET yolunun kurbanları yapıp kendi
ellerimizle yıkıp yok etmek üzereyiz.
Vakit geçirmeden çok sıkı tedbirler alınarak bu yıkılışın
önüne geçilebilir. Yoksa , işte orasını düşünmek bile istemiyorum.
Hayırlı, huzurlu
ve sağlıklı akşamlar diler, sevgi ve saygılar sunarım.
ULVİ EMRE