Hoş Geldiniz Sayın Vali
Devlet’e hizmet bir şereftir. Yunus Sevgisi ve Mevlana Hoşgörüsünü harman ederek çağlar boyu bir kutlu belde olan Karaman’a hizmet “Kutlu ve Şerefli” bir hizmettir.
Karaman uzun yıllar vilayet olma özlemi ve çabası verdi. Bir
hak edişin sonucu olarak 12 Eylül Darbesinin Karamana bir teselli ikramiyesi
olarak da bu hakkı teslim edildi.
Bu güne kadar ilk valiliklerini Karaman’da yapmış olsalar
da, daha önce tecrübeleri olsa da, her giden Vali hala konuşulur, hatırlanır.
Karaman için hizmetlerine müteşekkiriz.
Kilis gibi yeni bir İl’den gelen Vali Bey, daha önce mülkiye
tecrübesi açısından donanımlı bir geçmişe sahip. Bu özellik makamı tanıma
açısından büyük bir kazanım. Bir de yöreyi ve yöre insanını tanımada hızlı bir
yol kat ederse hizmette verim çok kısa bir zamanda artacaktır.
İstanbul, Ankara vb. gibi yerlerde Valilik yapmak belki daha
kariyerli olabilir. Daha çok nüfus, daha çok imkân ve daha büyük bir güç
oluşabilir. Ne var ki o ölçekteki İllerde Halkın Valisi olmak zordur, hatta
imkânsızdır.
Yeni Valimiz de gelişinde bir protokol Valisi olarak ilimize
teşrif ettiler. Gelmeden hazırlıklar bürokrasi tarafından yapıldı.
Karşılamalarda bürokrasi ağırlığı ve protokolün üst kademe sivilleri yer aldı.
Şimdi ise günler haftalar belki aylar boyu sürecek “Hoş Geldiniz” ziyaretleri
başlayacak salonlar ve koridorlar çiçeklerle dolup taşacaktır.
Ahmet Amca, Ayşe Teyze, Fatma Hanım, Ali Efendi bu
ziyaretlerde olmayacağı gibi karşılama heyetinde de yoktu. Büyük yerlerde Vali
Bey sokaktaki vatandaş için bir şey ifade etmez. O devletin en üst kademesi
olarak bir yöneticidir. O kadar.
Ama Karaman ölçekli küçük birimlerde Vali her hanenin bir
ferdidir. Öyle algılanır öyle görülür. Hiçbir ilgi ve alakası olmasa da o küçük
İl’de yaşayan herkesin Valisi, yöneticisi, sorun çözücüsü, derde derman olanı,
hatır soranı ve gönül alanıdır.
Vali Bey’den başlayan bürokratik silsilenin her hareketi
bile doğrudan Vali Bey ile ilişkilendirilir. Sözlere başlarken “Falanca Vali
zamanında… diye başlanır, Ama bu Valimiz zamanında” diye de değer yargısı
konuluverir.
Karaman büyük sorunlarını çözmüş ya da çözüm yolundadır.
Halkı Yunus Emre Hazretlerinin “SEVGİ”
si ve Mevlana Hazretlerinin engin “HOŞGÖRÜSÜ” ile doludur. Yüzlerce yılın
kültür birikimi capcanlı bu güne yön verme, ışık tutmada hazır bir
potansiyeldir. Maddi yönden kalkınma örneği veren Karaman, manevi yönden de
işlenmemiş bir hazine olarak ilgilenecek bir hevesli aşığını beklemektedir.
Kimse de cesaret edip sosyal doku, tarih, kültür, ekonomik
yapı, sorunlar ve bunlara çözüm önerileri, beklentiler gibi konularda birkaç kelam
etmeyi göze alamaz. Bir “Çok Yaşa” furyası arasında bunlar unutulur.
Son yıllarda aşırı siyasileşme gözlense de, bu havaya
kendilerini kaptıranlar cürüm teşkil etmediklerinden, çok ama çok basit
konularla “BİZ BURADAYIZ” duruşu sergilemekten öteye bir varlık da
gösterememektedirler. Bu duruştan etkilenip de o siyasi havaya RAM olanlar da
ellerine kelepçe ayaklarına pranga vurduklarını iş işten geçtikten sonra
anlamaktadırlar.
Yerel Yönetim ve İl Özel İdaresi hatırı sayılır çalışmalar
yapsalar da Halkla İlişkiler Birimlerindeki zafiyet ve yetersizlik nedeni ile
bu çalışmaların halka duyurulmasında bir eksiklik mevcuttur. Bu da Devlete olan
güven ve saygının tesisinde bir eksiklik olarak göze çarpmaktadır.
Ankara’ya giden her tutarlı proje derhal kabul görmekte ve
hızlı bir şekilde ödeneği çıkmaktadır. Ne var ki bu tür projelerin
hazırlanmasında ve Ankara’ya sunulmasında da ciddi bir durgunluk, bir
çekingenlik gözlenmektedir.
Yerel basın bir durgunluk, bir sinmişlik ve çekingenlik
içindedir. Rutin e-posta haberleri ile yetinmekte, eleştiri gücünü, fikir
üretme kabiliyetini ve Devlet-Vatandaş ilişkisindeki kaynaşmayı sağlama
noktasında görevini hakkı ile yapmamaktadır. Eleştiri ve sorun ihbarı yerine
taltif ve övgüyü ön planda tutan bir yayın anlayışı içinde görünmektedir.
Karaman, görevli olarak gelip, emekli olduktan sonra bu
şehre aşklarından dolayı terk etmeyip Karamana yerleşen çok sayıda kimsenin de
vatanıdır. Asayiş yönünden sakin, iklim yönünden yaşanılabilir, modern imkânları
yönünden rahat bir memlekettir. Okumak için gelen öğrencilerin ilk tepkilerinin
surat buruşturma, ayrılırken de gözyaşı ve burukluk olarak son tepkiye
dönüştüğü bir beldedir.
Karaman’da görev yapmak kolay, keyifli ve mutluluk
vericidir. Bu görev Devlet’in en üst kademesi olunca biraz zorlaşır. Ama bu
işin püf noktası; hizmeti Ahmet Amca, Ayşe Teyze, Fatma Hanım, Ali Efendi
hedefli düşünmek ve geleceği planlarken takvim yıllarını değil de nesil
yıllarını hesap etmektir.
Bürokrasinin ve protokolün Valisi olarak geldiniz Sayın
Vali. Hoş Geldiniz. Karaman için bir şans olduğunuz inancı ile geldiniz.
Dileriz başarılı bir hizmet döneminden sonra giderken
“Karaman Halkının Valisi” olarak uğurlanır ve 11. Karaman Valisi olarak hep
hayırla ve dualarla anılırsınız…
Devlet’e hizmet bir şereftir. Yunus Sevgisi ve Mevlana
Hoşgörüsünü harman ederek çağlar boyu bir kutlu belde olan Karaman’a hizmet “Kutlu
ve Şerefli” bir hizmettir.
Başarılarınız daim olsun…
